‘BU GİRİŞİMLER TOPLUMU AYRIŞTIRIYOR’

‘BU GİRİŞİMLER TOPLUMU AYRIŞTIRIYOR’
İYİ Parti Tekirdağ Eğitim, Kültür ve Sanattan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Kamile Gülgezen, “Çorlu ilçemizde, ilçe müftülüğü tarafından organize edilen ilçe kaymakamlığı oluru ile ortaokul öğrencilerinin dayatmayla...

İYİ Parti Tekirdağ Eğitim, Kültür ve Sanattan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Kamile Gülgezen, “Çorlu ilçemizde, ilçe müftülüğü tarafından organize edilen ilçe kaymakamlığı oluru ile ortaokul öğrencilerinin dayatmayla topluca sabah namazına götürülmesine yönelik etkinliklere,  toplumu ayrıştırma çabalarının çocuklar ve gençler arasına da sokulmak istendiği açıktır” dedi.

ÇOCUKLARDA BU DURUM KARMAŞA YARATIR

İYİ Parti Tekirdağ İl Başkan Yardımcısı Kamile Gülgezen, gençliğe değer projesi kapsamında planlandığı söylenen bu etkinliklerin, sırf namaz kılıyor diye iyi insan tanımı yapmanın, çocuk beyninde,  hem insanlık, hem inanç, hem de ahlaki değerleri açısından bir karmaşa yaratabileceğini vurgulandı.

HEPİMİZİ TEDİRGİN EDİYOR

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan “Gençliğe Değer Projesi“ kapsamında Çorlu İlçe Müftüsü imzası ile Çorlu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne giden bir yazıda, 2017-18 eğitim –öğretim yılında ortaokul öğrencilerine yönelik olarak düzenlenen sabah namazı buluşmalarının 2018-19 eğitim – öğretim yılında da devamının kaymakamlık onayı ile planlandığının belirtildiğini ifade eden Gülgezen “15 Kasımda Çorlu Esentepe Camiinde gerçekleştirilecek etkinlik için velilere gönderilecek izin dilekçeleri de eklenmiştir. Diyanet İşleri Başkanlığının siyaset ve politikaya bulaşması neticesinde, hazırladıkları Cuma Hutbesinde tek kelime Atatürk’ten bahsetmeyen fakat, Ulu Önder Atatürk’ün ölüm yıldönümünde, İstiklal Savaşı için “keşke Yunanlı galip gelseydi” yorumu ile Atatürk’e yönelik hakarete varan ifadeleriyle bilinen Kadir Mısırlıoğlu’nu ziyaret ederek siyasi mesaj veren Diyanet İşleri Başkanının icraatları ortada iken,  çocuklarımıza yönelik bu etkinlikler hepimizi tedirgin etmektedir” dedi.

TOPLUMU AYRIŞTIRMA ÇABALARININ ÇOCUKLAR ARASINA SOKULMAK İSTENİYOR

Bu tür zorlamaların tersi sonuç vereceği aktaran Gülgezen, “Yoksa neden huzursuz olalım? Din ve ahlak dersleri okullarımızda zaten okutulmaktadır. İstenirse Aile – çocuk- okul üçgeninde camii ziyaretleri de yapılabilir, namazda kılınabilir. Fakat bir çocuk için erken saatlerde, ders saatleri dışında yapılması nedendir? Çocuklara kimler eşlik edecek ve daha sonraki kahvaltı etkinliğinde kimler bulunacak neler konuşulacaktır?  Bu etkinliklere bazı veliler olumsuz bakarken, bazıları izin verecekse bu çocuklar arasında da ciddi ayrılıklara sebep olacaktır.  Toplumu ayrıştırma çabalarının çocuklar ve gençler arasına da sokulmak istendiği açıktır. Pedogojik açıdan ayrılma, ötekileştirme çocuk ruh sağlığını olumsuz etkiler ve kaygıları arttırır. En Önemli değerlerden olan,  dini inanca daha çocuklukta takiyye ruhu egemen olur. İbadette bile güce karşı eğilmeyi, sorgusuz sualsiz biat etmeyi körükler. İnanç dışına sapma bu tür zorlamalar sonucudur. Gönül ile olması gereken bir ibadeti zorla yaptırmak tam tersi bir sonuç verir.   Sırf namaz kılıyor diye iyi insan tanımı yapmak, çocuk beyninde,  hem insanlık, hem inanç, hem de ahlaki değerleri açısından bir karmaşa yaratabilir” diye sözlerini tamamladı.