660. KIRKPINAR GÖZ DOLDURDU
Eski güreş hakemlerinden Ahmet Akarçay, 660. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’ni değerlendirdi.
660. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşlerini takip eden eski güreş hakemi Ahmet Akarçay, Kırkpınar’ın heyecanlı müsabakalara sahne olduğunu ifade etti.
“İSMAİL KOÇ, TRAKYA’NIN ADINI TÜM TÜRKİYE’YE DUYURDU”
Eski güreş hakemlerinden Ahmet Akarçay, 660. Kırkpınar Yağlı güreşlerinde ilk sekize kalan pehlivanların müsabakalarının heyecan içinde geçtiğini belirterek; “2020 yılından bu yana Kırkpınar’ı merakla bekliyorum. 2020 yılında olmadı 2021 yılında federasyon bunun bir yolunu buldu ve yapıldı. Güreşler çok güzel geçti. Özellikle ilk sekize kalan: Ali Gürbüz, Orhan Okulu, Şaban Yılmaz, Osman Aynur. Bunların dördü daha önceden altın kemer alan kişiler. Güreşler yine Akdeniz, Marmara ve Karadeniz olmak üzere üç grup halinde gerçekleştirildi. Samsun bölgesinden Recep, Marmara Bölgesi’nden Şaban Yılmaz, Karamürsel Kocaeli Faruk tarafından güreşler çok çetin geçti. Finalde, Trakya Birlik adına güreşen İsmail Koç, Trakya’nın adını tüm Türkiye’ye duyurdu.”diye konuştu.
“SAHADA BAZI AKSAKLIKLAR YAŞANDI”
Bazı vatandaşların yapılan uyarılara rağmen sahaya telleri parçalayarak girdiğini aktaran Akarçay, “Kırkpınar’da sadece saha komiserlerinin görevlerinde biraz geç kaldığını gözlemledim. Trakya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Yılmaz Çakıcı Sedat Kapçak ve BESYO mezunu sporcu Volkan Kapçak ve ben Ahmet Akarçay,olarak güreşleri bizzat Tekirdağlı Hüseyin Pehlivan tribününden izledik. Orada bir güreşçinin hemşerisi galip geliyor. Tel örgülerden atlayıp sahaya fırlıyor. Güreşçinin yanında bir anda kişi 25-30 kişi oldu. Orada anons da edildi. ‘Sahada güreşçiler dışında kimse kalmasın’ diye. Sahada güreş yapılırken biraz organizasyonda aksaklıklar yaşandı. Saha kontrolleri ve emniyet sağlanamadı. Bunların yaşanmaması gerekirdi. Ahmet Taşçı’nın, Tekirdağ’da iki kez kemer kazanmasının ardından onun rekorunu bir daha kazanacak birinin olduğunu zannetmiyorum.”dedi.
“HAKEMLER BİRBİRLERİYLE İLETİŞİMDE OLMALI”
Saha hakemleri ile sürekli işbirliği ve iletişim içinde olmaları gerektiğini anlatan Akarçay, “Ben 33 yıl boyunca sahalarda düdük çaldım. Doğru görev yaptığımı inanıyorum. Yalçın Öncül ile birlikte Balıkesirli Ertuğrul Dağdeviren’in güreşinde Dağdeviren, Öncül’ü yendi. Ama kule hakemi itiraz etti ve ‘güreş geçersiz’ deyip tekrar güreştirdiler. Ama hak yerini yine buldu. Dağdeviren yine onu yendi. Bazı hakem hataları da oldu. Gerek kule hakemleri gerek meydan hakimleri güreşleri çok iyi takip etmeleri gerekiyor. Dikkat etmeleri gerekiyor. Bazı güreşçilerin başına iki tane meydan hakemi veriliyor. Yine de hata yapıyorlar. Birbirleriyle iletişim halinde güreşi idare etmeleri gerekiyor. Bizim zamanımızda bir güreşçinin başında bir tek hakem olurdu. Biz kule hakemleriyle, organizatörlerle ve saha hakemleri ile sürekli işbirliği ve iletişim içinde olarak güreşlerimizi idare ettik.”
“HAKEMİN TÜM DİKKATİ GÜREŞÇİDE OLMALI”
Akarçay, “Sen kule hakemliği yapıyorsan üç tane güreşçiye bakacaksın. Diğer güreşe diğer hakem bakacak. Güreşçilerin çok iyi takip edilmesi gerekiyor. Bazı kulede oturan hakem arkadaşlar, üç ay-beş ayda bir, bir araya geldiklerinden kulede sohbet ediyorlar. Güreşçiyi görmüyorlar. O güreşçilere dikkat edilmek zorunda. Kimsenin hakkının yenilmemesi gerekiyor. Hakem ne demek? Hakem doğruluk demektir. Kendi kardeşin bile olsa orada düdük çalacaksın. Doğru görevi yapmalıyız. Orada sahaya çıkılmadan önce hakemlere yemin ettirilmeli. Doğru görev yapacaklarına dair. Bu benim çocuğum, bu benim hemşerim gibi bir ayrım yapılmamalı. Bizim zamanımızda bir hakem arkadaşımızın bile hata yaptığını görmedim.” dedi.
Akarçay, sözlerini şöyle noktaladı: “Şu anda güreş tutan ağabeylerinin ellerini öpsünler. Onlardan helallik alsınlar. Onların hayır dualarını alsınlar ve Kurtdere’de başta onların güreşlerini seyretmek için insanlar meraklı. Onların Kurtdere’ye gelmelerini bekliyorlar. Ben Kırkpınar’da dereceye giren Miniklerden başpehlivana kadar tüm planlarımızı tebrik ediyorum. Allah, Kurtdere’de güreşecek pehlivanların bileklerine de kuvvet versin.”
