YAŞAM DİYALİZ’İN YENİ SAHİBİ OLDU

YAŞAM DİYALİZ’İN YENİ SAHİBİ OLDU
18 yıldır diyaliz doktoru olarak görev yapan Dr. Alper Gürdal, Yaşam Diyaliz Merkezi’ni satın aldı. 13 personelle 120 hasta kapasiteli merkezde hizmet vermeye başlayan Gürdal, sağlıklı böbrek için yapılması gerekenleri anlattı....

18 yıldır diyaliz doktoru olarak görev yapan Dr. Alper Gürdal, Yaşam Diyaliz Merkezi’ni satın aldı. 13 personelle 120 hasta kapasiteli merkezde hizmet vermeye başlayan Gürdal, sağlıklı böbrek için yapılması gerekenleri anlattı. Yaz dönemlerinde tatilciler nedeniyle yoğunluk olduğunu ifade eden Gürdal, hastalarını servisle alıp yine evlerine bıraktıklarını aktardı.

Diyaliz doktoru Alper Gürdal, Hürriyet Mahallesi’nde Yaşam Hastanesi arkasında 5 katlı modern binasında hizmet veren Yaşam Diyaliz Merkezi’ni satın aldı. Ege Diyaliz Sanayi ve Ticaret AŞ olarak yeni merkezi satın alan Gürdal, 18 yıllık tecrübesini bu merkezde hayata geçirecek.

5 KATLI MODERN BİNADA 13 PERSONELLE HİZMET VERİYOR

Merkez hakkında bilgi veren Gürdal, “1998 Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldum , Nefroloji ve diyaliz ile ilk görev yerim olan  Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesinde başladı , 2000 yılından beri diyaliz ile uğraşıyorum. 2008 yılından beri Tekirdağ’da 5 yılı Böbrek Vakfı olmak üzere Yaşam Hastanesi Diyaliz Merkezi’nde çalıyorum. Artık diyaliz merkezi şahsımıza ait oldu. Özverili bir çalışmayla merkezimizde işlerimizi devam ettireceğiz. Merkezimiz 2018 yılında hastane içinden bir dış binaya taşınmasıyla oluşmuş yeni bir bina. Binamız 5 katlı 2 katı diyaliz salonu. Toplam 18 makinemiz var. 110 hasta kapasitesi mevcut. Şuanda 75 hastamıza hizmet veriyoruz. Yaz sezonunda yazlıkçı yoğunluğu nedeniyle 120‘yi buluyor. Sağlık Bakanlığı izniyle yaz aylarında makine arttırımı yaparak tatil  diyalizi de uyguluyoruz. Bu durum da bizim yoğunluğumuzu artırıyor. Hedefimiz bu yıl tam doluluk olarak 120 hastaya ulaşmak” dedi.

TÜM TEKİRDAĞ’A HİZMET VERİYOR

Merkezin Tekirdağ’ın tamamına hizmet verdiğini söyleyen Gürdal, Merkezimiz  Tekirdağ ilinde bulunan merkezlerden bir tanesi. Hastalarımız Her yerden her zaman bize ulaşabiliyorlar. Süleymanpaşa başta olmak üzere Muratlı, Hayrabolu, Çorlu, Marmara Ereğlisi, Kumbağ gibi komşu ilçelerden de merkezimize hastalar geliyor.  Hastalarımız bize telefon e-mail ve bizzat gelerek ulaşabiliyor. Hastalar bize başvuru yaptıktan sonra servis güzergahı ve yatak durumuna göre hasta ihtiyaçlarını  belirleyerek hastalarımızı evinden alıp tekrar evine bırakıyoruz. Haftada 6 gün sabah 7 akşam 9 saatleri arasında hizmet veriyoruz” diye konuştu.

AMACIMIZ HASTALARIMIZIN KALICI OLARAK SAĞLIKLARINA KAVUŞMASI

Hastaların böbrek nakli olarak sağlıklarına kavuşması için çaba harcadıklarını ifade eden Gürdal, “Diyaliz Merkezimiz hastalarımızı sağlığına kavuşturmak için var. Tansiyon ve şeker hastalığının fazla olması, dengesiz ve yanlış beslenme, bilinçsiz ilaç kullanımı önümüzdeki yıllarda böbrek hastalığının daha da artacağını buna bağlı olarak diyaliz tedavisi ve organ nakli ihtiyacının da artacağını gösteriyor. Bizim amacımız böbrekleri kalıcı olarak tedavi edilmesini sağlamak, hastalarımız aileleri ve sosyal çevreleriyle ilişkilerinin bozulmadan devam ederek ekonomiye geri dönmelerini sağlamak. Türkiye standartlarının üzerinde bir hizmet veriyoruz. Organ naklini önemsiyoruz. Böbrek nakli ile hastalarımızın yeniden hayata dönmesi çok önemli. Geçen sene 14 hastamızı böbrek nakli yaptırdık. Bu nakiler yalnızca canlı vericiden değil kadavra naklinde de başarılıyız. Hastalarımızın kurtulması bizi mutlu ediyor. Hastalarımızı organ nakli konusunda sürekli bilinçlendiriyoruz. En iyi ekipmanları ve en yeni sistemleri kullanıyoruz. 13 personelimizle hastalarımıza hizmet veriyoruz. Merkezimizde bir dahiliye uzmanı, bir pratisyen, 3 hemşire, 2 diyalliz teknikeri, 1 tıbbi sekreter, 3 personel ve 2 şoförle hizmet yapıyoruz” diye konuştu.

TANSİYON VE ŞEKER HASTALARI AMAN DİKKAT

En çok böbrek yetmezliğine tansiyon ve şeker hastalarının yakalandığını aktaran Gürdal, “Böbrek yetmezliği hastalığı 2 böbreğin de geri dönüşümü olmayacak derecede çalışmayacak olması durumudur. Vücutta biriken sıvının atılamaması, zehirli ve  zararlı maddelerin  kanda birikerek hayatı tehdit ediyor hale gelmesidir. 2 günde veya 3 günde bir hastanın kanının alınıp bir filtreden geçirerek vücutta oluşan toksinlerin ve atılmayan sıvılar temizlenip temiz kanın tekrar hastaya verilmesidir diyaliz tedavisi. Bu haftada 2 veya 3 kez en az 4 saat süren seanslar ile oluyor. Bazı hastalarda ise haftada 4’e çıkabiliyor. Biz 7 gün 24 saat çalışan böbreğin yerini haftada 2 - 3 gün diyalize alarak çözüyoruz. Böbrek yetmezliğinin ana nedeni şeker hastalığı, daha sonra tansiyon hastalığı olup böbrek hsstalarının yüzde 80’ini oluşturuyor. Bunun dışında böbrekteki taş hastalığı, böbreğin yapısal bozuklukları hastalığı oluşturabiliyor. Bazen de bilinçsiz ilaç kullanımına bağlı durumlar olabiliyor. Bu konuda da en sık ağrı kesici ilaçlar etkili oluyor. Tansiyonumuzu dengede tutmak tuz tüketimini azaltmak, şeker oynamalarını en aza indirerek şekeri dengeleyerek bunu sağlayabiliriz. Tansiyon ve şeker hastalarının sürekli kontrollerini yaptırmaları gerekli bu kontrollerde de en az 6 ayda bir böbrek fonksiyonlarının kontrolü ile diyalize sonlanacak çoğu durumu kontrol altında tutabiliriz. Kullandıkları ilaçları da zamanında ve hekim kontrolünde  tüketmeliler” diye sözlerini tamamladı.